Wednesday, October 1, 2008

R.E.M. #6: Green

"green," r.e.m.'in stadyum rock albümü. birçok şeyin başlangıcı, bir şeylerin de sonunu işaret eden albüm aslında. artık o küçük indie grubu değildir, iki milyon satan bir "büyük grup"tur. konser salonları ufak tefek değildir, kocaman arenalarda uzun uzun çalarlar (bkz: "tourfilm"). belki de en önemlisi, artık warner'a bağlı bir ekiptirler. ve bu da onların scott litt'le birlikte çalıştıkları ilk albümdür.
...
şarkılar iyice büyümüş durumda "green"de, hepsi eşlik edilesi. bill berry'nin davulları grubun standardına göre oldukça sert, nedense berry'nin en sevdiği r.e.m. albümünün de bu olduğunu düşünmüşümdür hep.
...
"pop song 89"la açılıyor albüm, bir rock grubuna yüklenen sorumluluklarla dalga geçen bir şarkı olarak okumalı "havadan mı bahsedelim? hükümetten mi konuşalım?" sözlerini. "get up" bir türlü uyanmak bilmeyen mike mills'ten hareket ediyor, ama "rüyalar hayatımı zorlaştırıyorlar" gibi bir stipe harikasıyla daha başka bir yerlerde bitiyor. "orange crush"ın ne anlattığını peter buck 20 yıldır anlamamış, ama hiç de sorup büyüsünü kaçırmak istememiş. yine de stipe ona gerçeği söyler miydi bilmiyorum, zira o da "turn you inside-out"un neyle ilgili olduğunu bilmiyormuş.
...
yine de bana kalırsa stipe'ın bir şarkı sözü yazarı olarak olgunlaşmakta olduğunun, muğlak ifadelerden daha büyük cümlelere geçişinin kilit albümlerinden birisidir "green." "world leader pretend" mesela, adamımız burada siyasi terimleri kişisel bir şarkıya uyarlıyor, ve bunu leonard cohen'den arakladığını söylüyor (kariyerinde cohen'den tırtıkladığı ikinci şarkı da "hope"). bu şarkıyı öyle önemsiyor ki stipe, r.e.m. tarihinde sözleri kapağa basılan ilk şarkı oluyor. "bu benim hatam, bırak da onu doğru düzgün yapayım" diyor mesela stipe, en iyi işlerinden birisi. "you are the everything" de birkaç düzeyde okuması yapılabilecek bir "sevgi" şarkısı.
...
sadece stipe'ın değil, tüm grubun anlaşılmaktan korkmadığı bir albüm "green." ama altını çizmek gerekli, sadece "orange crush," (bu şarkıda mills'in "over me" geri vokalleriyle michael'ın "overseas"inin üst üste binmesi de tam r.e.m. gibi detayları seven bir grubun işi) "get up," "stand," ve diğerleri gibi hitlerin yer aldığı bir albüm değil "green." matematiksel bir dağılımla r.e.m.'in folk yanını ortaya koyan şarkılar da yer bulmuşlar kendilerine. buck'ın yeni bulduğu sevdası mandolinli, americana şarkıları bunlar: iki rock şarkısı, bir folk. mesela "pop song 89" ve "get up" üstüne "you are the everything." r.e.m.'in bayıldığımız bir yanını daha koyuyor ortaya bu şarkı: çok yönlülük! bill berry bas gitara geçiyor, mike mills akordiyonu alıyor eline, buck mandolinini çalıyor.
...
bu folk şarkıları ve mandolin katkısı bir sonraki albümde işlerine yarayacak. stadyum rock işi de "monster"da. bir dönemi kapatan ve bir yenisini açan albüm olarak niteledik ama galiba bütün r.e.m. albümleri gibi bir "geçiş" albümü aslında bu. hem yine r.e.m.'likleri üstünde, arka kapakta şarkılar sıralanırken "stand"in yanında 4 yerine "R." yazar, kimi fan'lar burada freud'cu okumalar bile yaparlar (ciddiyim!) ama kimilerine göre basit bir yazım hatasıdır, çünkü 4 ve R klavyede üst üste duruyordur.

No comments:

Post a Comment