Thursday, December 28, 2017

2017'nin en iyi albümleri


Bu sene Çekme Kaset'teki tek yazıyı 2 Ocak'ta Fırat girmiş, yılın son üç gününde de ben bunu giriyorum. Burayı ne kadar ihmal ettiğimizin belgesi tabii. Ama yine de şarkılar vardı, kulaklarımızdan geçtiler, kimi zaman kalbe, kimi zaman tene, kimi zaman beyne dokundular. Nadiren de olsa, bunu bir şarkıda değil, koca bir albümde yapabilenler çıktı, onlar hayatımızın da bir parçası oldular. Artık listeleri "bakın bunlar da var, bunları da dinleyin" diye yapmıyorum galiba. Bu yıl benim için nasıldı, müzikal harita üzerinden hayatımın muhasebesi olarak not düşmek için yapıyorum. Mesela 2024'te bakıp, "Aa o zaman bu albümü çok sevmişim, neden acaba?" diyebileyim diye. Diyebilirsiniz ki, başlık niye "en iyi" - SEO diye bir şey var, olur da Google'dan yolu buraya düşen birisi var, ona da kapımız açık olsun diye. Yoksa bu 40 albüm (ki 50'ye tamamlamak zorunda hissetmemem de kişiselliğin nişanesi) sadece benim için bu yıl dinlediğim en güzel 40 albüm. Bunun sağlamasını şuradan yapıyorum: Geçmiş yıllarda listelerin tepelerindeki albümleri "anlamaya" çaba sarf ederdim. Bu yıl bunu yapmadım. O yüzden Lorde veya SZA albümleri burada yok (güzel albümler, ama ıssız adaya yanımda götürmem). Ve yine o yüzden, neredeyse hiçbir listede rastlamadığım alt-J, benim için yılın albümünü yaptı. İşte benim 40'ım böyle.

40. Torres – Three Futures
39. Cigarettes After Sex – Cigarettes After Sex
38. Sufjan Stevens / Nico Muhly / Bryce Dessner / James McAlister – Planetarium
37. Lana Del Rey – Love
36. Aldous Harding – Party
35. JD McPherson – UNDIVIDED HEART & SOUL
34. Slowdive – Slowdive
33. Forest Swords – Compassion
32. Broken Social Scene – Hug Of Thunder
31. Ride – Weather Diaries
30. Four Tet – New Energy
29. The National – Sleep Well Beast
28. Wolf Alice – Visions Of A Life
27. JAY-Z – 4:44
26. Charlotte Gainsbourg – Rest
25. Jane Weaver – Modern Kosmology
24. Alvvays – Antisocialites
23. Spoon – Hot Thoughts
22. Julien Baker – Turn Out The Lights
21. The Big Moon – Love In The 4th Dimension
20. Ron Gallo – Heavy Meta
19. Perfume Genius – No Shape
18. Julie Byrne – Not Even Happiness
17. Beck – Colors
16. Future – FUTURE / HNDRXX
15. Fever Ray – Plunge
14. Grizzly Bear – Painted Ruins
13. Big Thief – Capacity
12. John Maus – Screen Memories
11. Jason Isbell & The 400 Unit – The Nashville Sound
10. LCD Soundsystem – American Dream
9. Pumarosa – The Witch
8. The War On Drugs – A Deeper Understanding
7. Waxahatchee – Out in the Storm
6. Hurray For The Riff Raff – The Navigator
5. Kendrick Lamar – DAMN.
4. Arcade Fire – Everything Now
3. St. Vincent – MASSEDUCTION
2. Mount Eerie – A Crow Looked At Me

1. alt-J – RELAXER 

Monday, January 2, 2017

Songs: Ohia, ölüm vs..


Bu gece uyumadan önce, yıllardır dinlemediğim ama ne zaman kederlensem birkaç şarkısını mırıldandığım Songs: Ohia'nın "The Lioness" albümünü dinleyeyim dedim. Albüme adını veren şarkı başladığında (ki en iyi parçasıdır albümün) "ne yapmışlar, var mı yeni albüm" diye Wikipedia'ya bakınca Jason Molina'nın 2013'te öldüğünü öğrendim. Gece gece fena çarptı.. İşin kötüsü, bir yerlerden bu haberi hatırlıyor gibiydim. Lüksemburg'daki nadir depresif günlerimden birinde yine Lioness'ı açıp yine "var mı yeni albüm" diye baktığımda denk gelmiş olabilir miyim acaba bu habere? Ya da belki de Çetin'le konuşmuşuzdur.. Öyle bir bilgi bombardımanı altında yaşıyoruz ki, artık neyi bilip neyi bilmediğimizi bile karıştırır hale geliyoruz zaman zaman.

Geçenlerde 2016'da ölen ünlüler diye bol bol yapılan listelerden birinde Johan Cruyff'u görünce hatırladım onun da bu sene uçup gittiğini; halbuki ölüm haberini aldığımda günlerce hüzünlü hüzünlü gezmiştim ortalıkta. Sanırım beğendiğimiz/hoşlandığımız insanlarla gerçekten sevdiklerimiz, önem verdiklerimizin kaybının yarattığı etki arasındaki fark gerçekten de büyük. Daha doğrusu, bu tabii ki böyle ama, belki de ben bazı ölümlerin üzerimde yarattığı etkiyi o an için abartıyorum, sonra normal düzeyine iniyor bu etki. Ofisteki yazıcımın üzerinde bir hatıra resmi olan David Bowie'nin ölüm ayını şimdiden unuttum bile mesela ama Freddy Mercury'yi her 24 Kasım'da anarım hala, hatta öğretmenlerimiz gönül koymasın ama onlardan daha da fazla..

Demem o ki, The Lioness harika bir albümdür, Lioness ve Coxcomb Red gibi iki mükemmel şarkı barındırır içinde, kendi içinize kapanıp derince düşüncelere dalmak istediğiniz anlara çok güzel eşlik eder. Ama sanırım Jason Molina benim için çok önemli bir müzisyen olsaydı ölümünü zamanında öğrenirdim, öğrendiysem de unutmazdım. Evet, galiba durum bu..